Her yıl Ramazan ayının başlangıcında “hoş geldin ey şehr-i Ramazan” övgüleriyle karşılanan ve göz açıp kapayıncaya kadar çabuk geçen, rahmet ve bereket ayı; Ramazanın bugün son günü. Son günlere gelindiğinde; camilerde, meclislerde okunan naatlar, ilahiler, yerini hüzünlü sözlere bırakarak; “elveda ey şehr-i Ramazan” şekline dönüşür.
Koca Yunus’un; bir beytinde “Bildik gelenler geçtiler,gördük konanlar göçtüler” dediği gibi her gelenin bir gidişi, her konanın bir göçüşü olduğu gibi, her başlangıcın da bir sonu vardır. Ramazan da diğer zamanlar gibi gelmeye – gitmeye, başlamaya – bitmeye mahkumdur. Önemli olan geldiği ve konduğunda yapılacaklardır. Gittikten ve göçtükten sonraki pişmanlıklar bir fayda vermeyecektir.
Ramazan ayındaki fırsatlar değerlendirilemediği taktirde, diğerlerinden farklı bir tehlike söz konusudur. Ramazan ayında günahların affı o kadar kolay olacak ki, af nimetinden faydalanılamadığı taktirde, Cebrail aleyhisselamın bedduasına muhatap olmak vardır.
Ebu Hureyre’den (ra) rivayet edilen bir Hadisi Şerifte de şöyle buyurulmuştur; “Resul-i Ekrem (sav) minbere çıktı ve: –
“Amin, Amin, Amin!” dedi. Resul-i Ekrem (sav)’e:
– “Ey Allah’ın Resulü (sav) Minbere çıktınız ve üç kere amin dediniz! (Bunun hikmeti nedir?)” dendi. Bunun üzerine O (sav):
– “Cebrail bana geldi ve: Kim Ramazan ayına yetişir, affa uğramaz ve sonunda ateşe girerse, Allah onu uzaklaştırsın!” dedi ve bana:
– “Sen de amin de!” dedi, ben de:
– “Amin!” dedim. Sonra:
– “Kim anne ve babasına yetiştiği halde onlara iyilik etmez, sonunda ölür ve ateşe girerse, Allah onu uzaklaştırsın!” dedi ve bana:
– “Sen de amin de!” dedi, ben de:
– “Amin!” dedim. Sonra da:
– “Sen yanında anıldığın halde sana salavat getirmeyip, ölen sonunda da ateşe giren kimseyi Allah uzak etsin!” dedi ve bana da:
– “Sen de amin de!” dedi, ben de:
– “Amin!” dedim. (Ahmed b. Hanbel, Müsned,2/254; Tirmizi, Daavat,No:2539.)
Şimdi yapılacak şey; Ramazana elveda derken, onun bizden hoşnut gidip gitmediğini muhasebe yaparak, bizim bu ayın af nimetinden istifade edip etmediğimizi düşünmemiz.
Elveda ey şehr-i Ramazan derken; misafiri hoşnut gönderdik mi kendimizi sorgulayalım.! Ya Şehr-i Ramazan..!
Elveda ya şehr-i Ramazan
Oldun sen onbir aya sultan
Sende indi mubarek Kur’an
DÜnya’yı doldurdun hep nurlan
Bu ayda oruç farz kılındı
HergÜn teravihler kılındı
Her gece sahura kalkıldı
Her akşam iftarlar yapıldı
Evlerimiz bereket doldu
Açların karnı doyuruldu
ALLAH’ın emrine uyuldu
Şeytanlar zincire vuruldu
Oruç tutanlar sağlık buldu
Nefislere hep gem vuruldu
Camiler mÜminlerle doldu
İşlenen gÜnahlar affoldu
Kadir gecesi bu aydadır
Bin aydan daha hayırlıdır
Bu geceyi ihya edenler
Gerçekten de çok kazançlıdır
This Post Has 2 Comments
Comments are closed.