Oturum Verilmedi İçimdeki Gurbete

Sitemiz köşe yazarlarından Sadullah Çelik’in bu kez ”Oturum Verilmedi İçimdeki Gurbete” şiiriyle yazılarına devam etti,  değerli okurların beğenisine sunuyoruz.         Oturum Verilmedi İçimdeki Gurbete Taze, kan gibi gerçek Şekilsiz ve sıcak Bir bardak çay karşılığında Tüm doğruları anlatabilirdim Ama; Doğruları söylemek İnsanların hayatına müdahale sayıldı. Deniz aşırı ülkelerden Hollanda’ya girerken Van Gogh tarafından Fırça darbesiyle Resmimiz çizilmedi İptal edilmedi evraklarımız İsmimiz işçidir diye anıldı. Dinmeyen bir yağmur Mevsimler en az acılar kadar Çileli ve gizliydi İki kültür bir insan Hem kendini koruyacak Hem de kendini ifade edecek Girdiği yanlış sokaklardan Kendi çabasıyla çıkacak İşlenen günah İnsanın kardeşi sanıldı. Yel değirmenlerine saldıran Don Quichot kadar sinirli Ve kararlı değildik İlk zamanlar Uçurtma uçurduk Kanallara yakın yerlerde Gözümüzü açtığımızda ise Çoğu yer satılmıştı Bizler elmanın sapı Üzümün çöpüyle uğraşırken Sarhoşlar ayıldı. Süt bozulursa Her şey bozulur diye Ayrana yüklendik Milli içeceğimiz ayran Zamanında tüm milletler Bizim yonttuğumuz tarihe hayran iken Bizim geleceğimiz kime hayran? Karanlık, tehlikeli yollara giren insan Korktu, telaşlandı ve yanıldı. Sırtını bir yere dayamak Ya da bize sunulan dayanak İlaç mı zehir mi? Dünya nimetlerini keyif verici bulmak Akışına bırakılan, sorgulanmayan Hayatın tortusu Yıldızları utandıran günah kokusu Sarınca etrafı Kafa yormak yorgun bir kaç kişiye mi kaldı? Ankebut yuvası mı bozulmasın diye Beklediğimiz? Beyindeki pusu dillere kelepçe Elimizde kaldı bir kaç masum kelime Ölüm her an üflerken nefesini Başkası mı yaşayacak bize bahşedilen hayatı? Bekleme beni güneşi öpen hayallerim Dönemem bir daha geriye İçimdeki tüm gemiler yakıldı. Sadullah Çelik 18-04-2023 Utrecht

Related Posts

s c

Send this to a friend